Facebook kullananlar,kullanmayanlara Tüm yeni araçlar kullanıcılarını gündelik meselelere daha fazla temasa zorluyor.Örneğin göre daha fazla haber takip ediyor,Twitter kullananlar kullanmayanlara nazaran siyasetle daha içli dışlı.Fakat araçlar geliştikçe meselelere olan ilgi boyutu da değişiyor denilebilir.Takip ettiğimizi fark etmeden takip ediyoruz,ilgilendiğimiz şey ile farkında olmadan ilgileniyoruz.İstek ve ilgilerimiz ''şeyleşiyor''.Meseleleri takibimiz alışkanlığa dönüştüğü anda,yahut düşünmemize fırsat vermeyecek sıklığa vardığında elimizdeki araçla kurduğumuz ilişki de değişiyor.Düşüncemize göre bakıp araştırmaktan, baktığımıza göre düşünmeye başlıyoruz.
Çünkü;Her gün daha çok internet kullanıyoruz ve bağımlılığımız her gün artıyor.İnternetin kullanımı diğer pek çok araca göre kolay(Google amcaya sor söylesin).İnternetteki bilginin çoğu batı tarafından üretiliyor ve yönlendiriliyor.Ciddi oranda müstehcenlik ve vahşet içerikli.Yani aslında hayırlı bir şey olduğunu söylemek çok mümkün değil.
Bu durum emperyal hegomonyaların devamlılığını sürdüren bir hal.Yani dünya kuzey-güney,batı-doğu,gelişmiş -gelişmemiş,gibi ayrımlardan sonra bilgiyi üreten-bilgiyi tüketen gibi bir ayrışmaya evriliyor.İlk gördüğümüzde ilgimizi çeken,büyük bir iştiyakla peşinden koştuğumuz fakat sonrasında hiç bakmamış gibi bir daha hatırlamadığımız o kadar çok şey var ki.Zihnimiz bilgi/enformasyonla yüzeysel ilişki kurduğundan ''sanal'' bir hayat yaşamaya başlıyoruz.Çabuk bıkan ve zihin tembeli bireyler ortaya çıkıyor.
İşin burasında medya okur yazarlığının önemi ortaya çıkıyor. Medya okuryazarlığı terimi İngilizce “media literacy” sözcüğünden dilimize çevrilmiştir. Bu kavram, yazılı ve yazılı olmayan, büyük çeşitlilik gösteren formatlardaki mesajlara ulaşma, bunları çözümleme, değerlendirme ve iletme yeteneği olarak tanımlanmaktadır. Tanımdan da anlaşılabileceği gibi medya okuryazarlığı birden çok fonksiyonu içermektedir. Medya okuryazarlığına bu açıdan bakıldığında kavramın; bir yandan medya oluşturarak iletme, diğer yandan da iletilen medya unsurlarını alırken çözümleyebilme becerisini içerdiği görülmektedir.
Günümüzde medya okuryazarlığı dendiğinde; bu iki içerikten daha çok medyayı çözümleyebilme becerisi üzerinde durulmaktadır. Çünkü medya; gazete, kitap, dergi, televizyon, video, sinema, internet, cep telefonu gibi bir çok aracı içermektedir. Bu araçların da günümüzde yaygınlığı herkes tarafından kabul edilmektedir. Diğer yandan bu araçların kişi ve toplumlar üzerinde etkinliğinin boyutu konusu da tartışılmaktadır. Yani esas sorun, medyada verilen mesajların kişi ve toplumları hangi ölçüde etkilediği, mesajların alıcılar tarafından hangi düzeyde algılandığı ve çözümlemeye ya da eleştirel bir bakışa tâbi tutulup tutulmadığı sorunudur.
Medya okuryazarlığındaki amaç ise; medya mesajlarının doğru algılanması, eleştirel bir bakış açısıyla alınabilmesi, gerçeklik-kurgusallık ayrımının yapılabilmesi, medyanın sunduğu dünyanın gerçeğin kendisi olmayabileceğinin anlaşılması, medyanın yönlendirme ve yönetme fonksiyonlarının olduğunun farkına varılabilmesi, mesajı gönderenlerin kendi düşüncelerini empoze etme gayreti içinde olabileceklerinin değerlendirilmesi gibi hedefleri içermektedir. Yani medya okuryazarlığı, kaynağı her ne olursa olsun, bilgiyi değerlendirip onu yerinde kullanabilen bireyler olmayı, böyle bireyler yetiştirmeyi hedeflemektedir.
Medya Okuryazarlığı; yazılı ve yazılı olmayan, büyük çeşitlilik gösteren formatlardaki (televizyon, video, sinema, reklâmlar, internet v.s.) mesajlara ulaşma, bunları çözümleme, değerlendirme ve iletme yeteneği kazanabilmek olarak tanımlanmaktadır.
Medya Okuryazarlığı; İzleyicinin medyayı bilinçli okumasına katkı yapmakta, kendini rahat ifade edebilmesi, toplumsal hayata daha aktif ve yapıcı iştiraki sağlanmaktadır.Medya iletilerini doğru algılayabilecek donanıma sahip olma ve zamanla iletiler üretebilme yeteneğini kazanmaktır.