ADANA'DAN MISIR'A DESTEK

Mısır Cumhurbaşkanı Muhammed Mursi'yi destekleyen kalabalığa, güvenlik güçleri sabah erken saatlerde müdahale etti. Müdahaleler sonucu hayatını kaybeden ve yaralanan binlerce kişiye, Adana STK'ları tarafından destek için eylem düzenlendi. Polis ekipleri, ABD Adana Konsolosluğu önünde geniş güvenlik önlemi alırken, konsolosluğa 50 metre mesafede yapılan eyleme yaklaşık 400 kişi katıldı. Ellerinde çeşitli dövizler taşıyan grup, "Kahrolsun Sisi yaşasın Mursi, kahrolsun İsrail kahrolsun Amerika, Mısır´a selam direnişe devam, İslami hareket engellenemez" sloganları attı.  Açılış konuşmasını yapan Kurtuluş Kılınç, mazlum İslam coğrafyasını selamdı.  KILINÇ, "İsterdik ki bu program bir kutlama, sevinç programımız olsun ama ne yazık ki değil. Hoş gelemedik ama onlar da hoş bulamayacaklar bizim topraklarımızda bizim ülkelerimizde" dedi.  AS Platform adına konuşan Mahmut ERASLAN konuşmasına neden eylemlerde ABD elçiliğinin önünde organize ettiklerini açıkladı. "Neden mi eylemlerimizi burada yapıyoruz? Hatırlıyor musunuz darbeci Sisi, bayramdan önce bir röportajında darbeden sonra Obama'nın kendisini aramadığında dolayı sitem ediyordu. İşte bu yüzden buradayız. Darbeci Sisi ne kadar katilse ABD'de o kadar katildir ki bu darbe ABD'ni yardımı ile gerçekleşmiştir."  Darbecilerin katil olduklarını söyleyen Eraslan, "Onlar ki 3 kuruşa satın alınan satılık katillerdir. Sizce akan kanların sadece İslam topraklarında akması tesadüf mü? ABD'nin işgal ettiği her toprakta kan ve gözyaşı var. İçinde bulunduğumuz zillet, düşmanının bize zarar veriyor olmasından değil, ümmet olamayışımızdandır. Tek vücut olmamaız gerekiyor. Duamız Allah'a'dır. Rabbimiz'e dua ediyoruz ki, zalimlere ahirette tattıracağı çetin azabından bu dünyada da biraz tattırmasıdır. Suriye’de zalim Esed güçlerine karşı mücadele eden mazlum Suriye halkına yardım etmekten başka amacı olmayan; bu yardımları Kürt, Türk ve Arap ayırımı yapmadan herkese ulaştırmaya çalışan; Kürtlerle diğer herhangi bir direniş grubunun çatışmasını tasvip etmeyen Özgür Der, Yediveren ve Ülfet derneklerine yapılan saldırı ve tehditleri lanetle kınıyoruz" diyerek sözlerini bitirdi.  Mazlum Der Adana Temsilcisi Ali AYGÜN'de darbecilerin hiç bir zaman akıttıları masum kanları üzerine saltanat kuramayacaklarını dile getirerek şunları söyledi. "Katliamlar ile bir milletin iradesi yenilemez. Bunu eski firavunlarda denedi, yenileri de deniyor. Eskilerin başaramadığı gibi yenileri de başaramayacak. Mısır'da katledilenler sadece Mısırlılar değil. Mısır'da insanlık katlediliyor. Bu zulme sessiz kalanlar bilsinler ki İslam'a göre sesin yüksetilmesi gereken yerde yükseltmeyenler bundan sorumludur. Şer ittifakı ile devrilen Muhammed Mursi'nin yanında olduğumuzu belirtiyor ve ABD, AB, NATO, Suud Emirliği ve İsrail'i kınıyoruz."  Adana Ümmet ve Kardeşlik Platformu adına konuşan Eşref ŞAHİN, İslam Medeniyetinin özellikle altını çizdi. "Bugün Mısır'da katledilen insanlıktır. Silah doğrultulan aslında İhvan değil, İhvan'ın temsil ettiği değerlerdir. Sisi, kurşunlarını İhvan mensuplarına değil, İslami değerlere sıkmıştır. Batı şunu çok iyi bilir ki, geçmiş dönemlerde kendisine kafa tutan tek millet İslam Medeniyeti idi. Bunu bildiğinden dolayı tekrar İslam Medeniyetinin yükselişini istememektedir. Biz küresel direnişin aktif aktörleri olmalıyız. Bundan ne çıkar demeyin, bir çiçek bile baharın müjdecisidir. "  Eşref ŞAHİN, kuklacının hedef olmasını gerektiğini belirtirken "Katliamı gerçekleştirenlerden ziyade kuklacıyı hedef alacağız. Amerika, İsrail, İngiltere ve Rusya şer dörtlüsü, küresel emperyalizmin bu dörtlü atı yer yüzünde nerede bir İslami direniş varsa Birleşmiş Milletler ve NATO emperyalizm balyozlarını o Müslümanların kafasına indirmektedirler. Bugün Mısır´da gerçekleştirilen katliama karşı durmak, küresel emperyalizme karşı durmakla eş değerdir" dedi. Duanın önemine de değinen ŞAHİN, "Biz öyle bir Rabbe iman ediyoruz ki o isterse yarın tüm dünyada İslam'ın şafağı söker. Yarın tüm dünyadaki cami minarelerinden İslam sadası yayılır. İmtihanda olduğumuzun farkındayız. Kunutlarımıza el açıp yalvarmalıyız. Biz darbecilere meleklerin Hz. Lut (as) seslendikleri gibi sesleniyoruz. "Muhakkak ki onlara vaadedilen vakit, sabah vaktidir. Sabah vakti yakın değil mi?” (HUD/11)." diyerek sözlerini bitirdi.  Anadolu Gençlik Derneği (AGD) Adana Şube Başkanı Abdulaziz KIRANŞAL da yaptığı konuşma da, tüm mazlumların yanında olduklarını göstermek için destek  verdiklerini belirtti.  İslam birliğinin önemini vurgulayan KIRANŞAL "Sisi'nin kurşunlarına hedef olsakta, Rus bombalarıyla Çeçen dağlarında, Somali'den açlıktan, Arakan'da yakılarak, Suriye'de vahşice öldürülsekte darbeciler akıttıkları kanlarda boğulacak ve asla İslam'ın yükselişini engelleyemeyeceklerdir. Türlü işkencelere maruz kalsakta, kahvehanelerde adam toplayarak, zindanları medreselere çevirerek İslam'ı ayakta tutacağız. Bu meydana gelen kardeşlerimizin çoğu saç-sakallarını meydanlarda ağarttı.  Ümmet birleşmedikçe bizler eylem yapıp, akşam evimize gidince seyretmekten başka bir şey yapamayacağız. Onlar BM, AB, NATO, UNESCO gibi kuruluşlar kurarar birbirlerine yardım ediyorlar. Müslümanlar da birleşip kendi İslam Milletlerini kurmadığı sürece bozgunculuk yayılır. İslam Birliği için uğraşmazsak, düzenlediğimiz eylemler, yaptığımız her türlü ilmi dersler hiç bir işe yaramayacak. Sırtımızda Arakan'da iffetine kirli ellerin uzandığı 12 yaşındaki Fatıma'nın vebalini taşıyoruz." diyerek birliğin ve beraberliğin şart olduğunu ve ancak bu şekilde mazlum kardeşlerimize yardım eli uzatabileceğimize dikkat çekti.   SÜTUN HABER / Nesibe DOĞRUYOL