Adana'da yangın, trafik kazaları ve doğal afetlerde çok sayıda insanı yaşama döndüren itfaiyeciler, zor durumda kalan hayvanların da imdadına yetişti.

İtfaiye Daire Başkanı Gazi İlbarshan Alpman, yerel seçimlerin ardından 'bütün şehir'e hizmet vermeye başladıklarını 2014'ün 9 aylık döneminde 397'si ev, 154'ü işyeri olmak üzere, aralarında taşıt, odunluk, baca ve anız yangınları olmak üzere toplam 2 bin 269 yangını söndürdüklerini söyledi. Alpman, itfaiye bünyesindeki CANKUR ekibinin de yangın, trafik kazası, boğulma, intihara teşebbüs, asansörde mahsur kalma gibi bir çok olaya kısa sürede müdahale ederek, insanları hayata döndürdüklerini belirtti.

89 yıl önce kurulan Adana İtfaiyesi'nin norm kadrosunun 550 personel olduğunu, halen 382 personel ile hizmetlerin yürütüldüğünü kaydeden Alpman, araç ve teçhizat güçlendirmesinin yanı sıra insan kaynaklarının eğitimine de büyük önem verdiklerinin altını çizdi.

Yangınlarda ilk 5 dakikanın çok önemli olduğunu vurgulayan Alpman, okullarda, kamu ve özel kuruluşlarda periyodik olarak eğitimler vererek önleyici davranışlar, yangın sırasında ve sonrasında yapılması gerekenler konusunda bilgilendirme yaptıklarını dile getirdi.

YANGINLARDA NE YAPMALI?

Okullardaki eğitim çalışmalarında öğrencilere ücretsiz 110 itfaiye ihbar hattının gereksiz yere meşgul edilmemesi gerektiğini anlattıklarını aktaran Alpman, şunları söyledi:

"Eğitimlerde yangın sırasında nasıl davranılması konusunda bilgiler veriyoruz. Çünkü insanlar paniğe kapılıp, hayatlarını tehlikeye atabiliyor. Bir yangın durumunda vatandaşlarımız ilk müdahalede başarısız olması halinde, alevlerin oksijenle temasını azaltmak için kapıları ve pencereleri kapatıp yangının olduğu binayı terk etmelidir. Ancak binadan çıkarken, kapı kilitlenmemelidir. Çünkü kilitli kapı açılmayabiliyor, itfaiyecilerin müdahalesi gecikiyor. Hemen 110 numaralı telefonu arayıp, itfaiyeye ihbarda bulunmalıdır. Yangının olduğu yerin adresini tam ve doğru olarak vermeli ve yangın türünü bildirmelidir. Olay yerinde yanıcı, parlayıcı, patlayıcı madde olup olmadığını söylemelidir. Çünkü itfaiyecilerin de kendi güvenlikleri açısından bu konular çok önemli. 1974'dan bu yana görev şehidi olan itfaiyecilerimizin ölümü, yangın mahallinde yanıcı, parlayıcı, patlayıcı olduğu bilgisi verilmediğinden yaşandı."