HÜCRESİNDE DAEŞCİ İSTEMEYEN MAHKUMA İŞKENCE İDDİASI

Osmaniye T Tipi Cezaevinde hükümlü olarak bulunan Davut Daşkıran'ın, hücresine konulmak istenen DAEŞ hükümlülerini kabul etmemesi üzerine cezaevi yönetimince darp ve tehdit ile karşılaştığı iddia edildi.

Konuyla ilgili araştırmalarda bulunan Mazlumder heyetinin görüşme talebini reddeden cezaevi yönetiminin ne yapmaya çalıştığı merak ediliyor.  Mazlumder'in araştrrma ve gözlem raporunda örneğine ancak ortadoğu ülkelerindeki bazı despot yönetimlerde rastlanabilecek vahim işkence iddiaları yeralıyor.

"İŞKENCEYE SIFIR TOLERANS" İLKESİ OSMANİYE'DE GEÇERLİ DEĞİL Mİ?

Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın zaman zaman dile getirdiği işkenceye sıfır tolerans söyleminin Osmaniye T Tipi kapalı cezaevinde umursanımyor olduğunun görülmesi ve cezaevi yönetiminin görüşme taleplerine bile kapalı olması dikkat çekiyor.

Konuyla ilgili MAZLUMDER heyetinin raporunun noktasına ve virgülüne dahi dokunmadan dikkatlerinize sunuyoruz:


HÜKÜMLÜ DAVUT DAŞKIRAN’IN
CEZAEVİNDE DARP VE TEHDİT EDİLDİĞİ İDDİASI HAKKINDA
İNCELEME VE GÖZLEM RAPORU

 

DÜZENLEYEN  : AV. MEHMET ALİ ÖNAL

: AV. HAMZA DEMİR

: AV. ALİ ÇALDIR

 

KONU : Osmaniye T Tipi 1 No’lu Kapalı Cezaevi’nde hükümlü olarak bulunan Davut DAŞKIRAN’ın 14 Mayıs 2020 tarihinde 15.30 ile 16.00 saatleri arasında darp edildiğine, kötü muameleye maruz kaldığına ve tehdit edildiğine dair iddialara dair inceleme ve Gözlem Raporu.

 

Mazlumder Cezaevi Komisyonu cezaevlerinde bulunan hükümlü veya tutukluların; “işkenceye veya insanlık dışı ya da aşağılayıcı muamele veya cezaya tabi tutulmaması gerekliliğini” öncelemektedir. Bu bağlamda devlet memurları görevlerini ifa ederken insan haklarına ilişkin hususlarda azami özen ve dikkati göstermekle yükümlüdürler. Mazlumder’in görevlerinden biri de hakların korunması ile bu haklara ilişkin ihlalleri gözlemlemek ve gerekiyorsa bu yöndeki çalışmaları kamuoyu ile paylaşmaktır.

 

RAPOR DÜZENLENMESİNE KONU OLAY:

Osmaniye T Tipi 1 No’lu Kapalı Cezaevi’nde hükümlü olarak bulunan Davut DAŞKIRAN’ın 14 Mayıs 2020 günü 15.30 ila 16.00 saatleri arasında darp edildiğine, kötü muameleye maruz kaldığına dair ilgilinin ailesince yapılan başvurusu üzerine; Şubemiz yönetim kurulunun aldığı kararla olayın gözlemlenip inceleme raporu düzenlenmesi için cezaevi komisyonu tarafından inceleme ve gözlem raporu oluşturulmasına karar verilmiştir.

 

GÖZLEM VE GÖRÜŞMELER:

Konunun yönetim kurulunca görüşüldükten Osmaniye T Tipi 1 No’lu Kapalı Cezaevi’ne 29 Mayıs 2020 tarihinde saat 16.30- 17.00 arasında Davut DAŞKIRAN ile kapalı görüş şeklinde görüşme sağlanmıştır.

Davut DAŞKIRAN görüşme esnasındaki beyanında, “cezaevi personelinin kendilerine koğuşlarında kavga eden bazı DEAŞ hükümlülerin, Davut DAŞKIRAN’ın bulunduğu A-23 koğuşuna geleceği şeklinde bilgilendirildiklerini; kendisinin ve koğuş arkadaşlarının ise bu duruma tepki gösterdiklerini, DEAŞ ideolojisine göre kendisinin ve koğuş arkadaşlarının “kafir” olarak görüldüğünü, ayrıca mevcut Türkiye Cumhuriyeti sisteminde; askerlik yapmanın ve üniversite okumanın DEAŞ tarafından “şirk” olarak nitelendiğini, kendisinin de askerlik yaptığının ve üniversite mezunu olduğunu, sırf bu sebeple başka cezaevleri ve koğuşlarda, DEAŞ’lılarla diğer hükümlüler arasında kavgalar yaşandığını, bu sebeple kendisin de cezaevi personeline, ‘DEAŞ hükümlülerinin koğuşlarına gelmesi halinde kavga çıkar, kan dökülür’ dediğini ve ilgili müdürle görüşme talebinde bulunduğunu, bunun üzerine üç cezaevi personelinin A-23 koğuşuna girerek kendisini ters kelepçeli vaziyette sürüyerek koğuştan çıkarıp koridoru geçirerek gözlem odası olarak bilinen yere götürdüğünü, gözlem odasında ikisi sivil giyimli toplamda yedi personelin bulunduğunu, burada elleri ters kelepçeli olarak yüzüstü yere yatırıldığını, sırtına, kalça ve omuz kısmına tekme, yumruk ve tokatlarla vurulduğunu, bir cezaevi personelinin eli ile yüzüne uzun süre bastırdığını, odada bulunan personelden yalnızca üçünün kendisine herhangi bir fiziksel müdahalede bulunmadığını, bununla birlikte odada bulunduğu esnada herhangi bir küfür ve hakarete maruz kalmadığını ancak üniformasının omuz kısmında tek çizgili rütbe işareti olan personelin kendisine ‘sen Ortadoğu'daki zindanları bilmiyor musun bu yaptığımız ne ki? Bir de sen kalkıp itiraz ediyorsun!’ şeklinde beyanda bulunduğu ve bahsi geçen müdahalenin 14 Mayıs 2020 tarihinde saat 15.30-16.00 arasında gerçekleştiğini, olay sonrasında vücudunun çeşitli yerlerinde ağrı ve morarma olması sebebiyle revire çıkma talebini içeren yazılı dilekçe verilmesine rağmen “Covid-19” sebebiyle doktor olmadığı ileri sürülerek revire çıkarılmadığını, ilgili personele hakaret ve küfür ettiği, personeli tehdit ettiği yönünde beyanların yer aldığı bir tutanağın imzalattırılmak istendiğini ancak kendisinin imzalamadığını” ifade etmiştir..

Gözlem ve inceleme yaptığımız esnasında, Davut DAŞKIRAN vücudunun bazı yerlerinde bahsi geçen olay sırasında meydana geldiğini beyan ettiği bir takım lezyonlar göstermiştir.

Davut DAŞKIRAN, kendisine yapılan kötü muamele sebebiyle özel müdafisi/avukatı tarafından Osmaniye Cumhuriyet Başsavcılığı'na suç duyurusunda bulunulduğu, dilekçede olay anını gösterir kamera kayıtlarının da istenildiğini beyan etmiştir.

Cezaevi komisyonumuz ile Osmaniye T Tipi Kapalı Cezaevi müdürü Mustafa CANATAN arasında 5 Haziran 2020 tarihinde 10.13-10.22 saatlerinde yapılan görüşmede cezaevi müdüründen görüşme talep edilmiştir, cezaevi müdürü,  “hükümlünün terör suçundan dolayı hükümlü olduğu, koğuşunda sorun çıkardığı üç Suriyeliyi istemediği beyan etmiş, görüşme talebimiz, bakanlıktan izin aldıktan sonra tarafımıza bilgi ve belge verilebileceği ifade edilerek, reddedilmiştir.  

 

TESPİTLER:

Yapmış olduğumuz görüşmeler, gözlemler ve ön inceleme neticesinde; ilgili kamera kayıtlarının temin edilerek incelenmesi neticesinde anlatımlarının doğru olduğunun sabit olması hâlinde, Davut DAŞKIRAN’a yapılan müdahalenin “Ceza ve güvenlik tedbirlerinin infazında zalimane, insanlık dışı, aşağılayıcı ve onur kırıcı davranışlarda bulunmak suretiyle” hak ihlali teşkil edeceği kanaatine varılmış, nihai raporun Osmaniye Cumhuriyet Savcılığı’na intikal eden soruşturma dosyasının ve kamera kayıtlarının temin edilmesi sonrasında düzenlenmesine karar verilmiştir.

 

Mazlumder Adana Şubesi Cezaevi Komisyonu olarak;

Herkesin adil yargılanma ve insan onuruna yaraşır şekilde muamele görme hakkı olduğunu, hangi suçun isnat edildiğine ve hangi suçtan hükümlü olduğuna bakılmaksızın hiç kimseye hukuka aykırı muamelede bulunulamayacağını hatırlatır, kollukta ve cezaevindeki bu tür iddialar ile ilgili olarak hızlı ve etkili bir şekilde soruşturma yürütülmesi gerektiğini, cereyan etmiş ve iddia konusu benzer vakalar da dikkate alınarak köklü bir hukuk reformunun gerekliliğini hatırlatırız.

MAZLUMDER ADANA ŞUBESİ